Bütün Kızlar Toplandık: Moxie

Amy Poehler‘ın yönetmenliğini üstlendiği Moxie, 3 Mart 2021’de Netflix’de yayınlandı. Jennifer Mathieu‘ın aynı adlı eserinden sinemaya uyarlanan filmin senaryosunu ise Tamara Chestna ve Dylan Meyer kaleme aldı. Cinsiyetçi ayrım konularına değinen film, ilk günden büyük ilgi gördü. Filmi izleyenler, yer yer komik ve cinsiyetçi yaklaşıma hitap eden sekanslar gördü. Wine Country, Booksmart gibi yapımların yönetmenliği yapan Amy Poehler, filmlerinin odak noktasına genellikle dil yapısını, cinsiyet, ırk gibi konuları almaktadır. Temellerini sağlam ve ilgi çekici konularla kuran yönetmene elbette övgüler gecikmedi.

Moxie, okuduğu lisedeki seksizmden ve seksist şekilde kadınlar için oluşturulmuş kategorilerden sıkılan 16 yaşındaki lise öğrencisi Vivian’ın kendi sesini ve içindeki gücü bulmasını anlatıyor. 

Annesinin gençlik yıllarındaki cesur yaklaşımı ve mücadeleci yapısından etkilenen Vivian, annesi sayesinde Bikini Kill’le tanışıyor. Yani 90’lı yıllarda başlayan feminist punk hareketini keşfeden Kathleen Hanna ile. Annesinin sürekli “Başını dik tut!” demesinden etkilenen Vivian, başını eğenlere karşı mücadele etmeye karar veriyor.

Vivian, okulunda yaşadıklarına ve arkadaşlarının yaşadıklarına dur demek adına kendi feminist hareketini başlatıp “Moxie” adı altında bir fanzin çıkarmaya başlıyor. İşte filmin eğlencesi tam da burada başlıyor. Fiziksel özelliklerine göre erkekler tarafından çeşitli kategorilere yerleştirilen ve tacize uğrayan kızlar bu fanzin etrafında toplanıyor. Uzun süredir yaşanan sessizlik içinde çığlık etkisi yaratan fanzin, kızların içindeki cesareti ortaya çıkardı. Tek yumruk olunca ne kadar güçlü olduklarını anlamalarını sağladı. 

Moxie sıcak bir lise filmi hissiyatı ile sizi sarıp sarmalıyor. Güzel müziklerle dolu bu filmi izlerken 16 yaşındaki bir genç kızın kendi sesini ve hislerini bulmaya çalışırken yaptığı hataları, annesinden aldığı ilhamı ve kız kardeşliğin gücünü izleyeceksiniz. 

Yine de filmi izlerken elbette göz ardı etmeniz gereken noktalar yok değil. Aslında bir hayli var. Temelinde iç ısıtan bir lise filmi olan Moxie, buzdağının sadece görünen kısmının küçük bir parçasına parmak basıyor. Irkçılık, sporda cinsiyet eşitsizliği, göçmenlik, taciz ve eğitimcilerin bu durumlara göz yumması… Yani aslında bu konuların hala bariz şekilde var olduğunu ve bunun unutulmaması gerektiğini size minik bir dokunuşla hatırlatıyor. Bu hatırlatmayı da pek derine inmeden yapmayı tercih ediyor. 

Kendi adıma konuşmak gerekirse film hoştu. Belki duygu ve sözleriyle tam olarak içe işlemiyor ama oluşturmaya çalıştığı etki şans verilmeyi hak ediyor. Bu konuyu işleyen daha iyi içerikler sinema dünyasında yer edinmiş olabilir. Fakat Moxie’yi de incelemenizi tavsiye ederim. 

***Çok Önemli Not*** Kitlesel tepkiler, eleştiriler, övgü ya da sövgüler her zaman doğruyu yansıtmaz. Birçok insan hep bir ağızdan bir dizi, film ya da kitabı övdü ya da gömdü diye o işin gerçek karşılığının bu olduğu anlamına gelmez. İzlediğinizde ya da okuduğunuzda sizin de böyle hissedeceğiniz anlamına da gelmiyor. Kendi perspektifinize güvenin, bazen pek çok insanın alamadığı tadı, göremediği inceliği çok eleştirilen bir işten alabileceğimiz ihtimalini her zaman göz önünde tutmak gerekir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir